"Yargıç doğru karar verseydi, belki de suçlu suç işlemezdi." Dostoyevski... Hayat acımasızdır. Kimi zaman vicdanımızın kabul etmediği olaylarla karşılaşırız. Eğer bunlar adaletin içinde gerçekleşirse toplum hafızasında daha büyük yaralara neden olur. Aslında Adalet içinde vicdana ters olan kararların çoğu yetersiz yasalardır. Bazen de hukuk uygulayıcılarının devletin uzun koridorlarında memur olarak yol alırken, düz mantık yürütmeleri sonucu toplumun sosyal adalet gerçeklerinden uzaklaşmalarına neden olur. Bir düşünür, "Suçu toplum hazırlar ,suçlu işler" demiş. Bu millet ve onun kadim devleti hiç bir zaman cezaevlerinin kapısına Dante’nin cehenneminin kapısındaki “Buraya girenler, bütün ümitlerinize veda ediniz” (Lasciati ogni sperenza voi che entrata) tümcesini yazmamıştır. Gazi Mustafa Kemal’in belirttiği gibi “Medeniyet demek, af ve müsamaha demektir. Affa, müsamahaya dayanmayan medeniyet ceberrute dayanan medeniyettir ki çöker. O, medeniyet...
"Vicdan, tanık yokluğunda kendimize karşı tanıklık ettirir bize"