Ana içeriğe atla

ULU BİR ÇINAR DAHA TOPRAĞA DÜŞTÜ

ULU BİR  ÇINAR DAHA TOPRAĞA DÜŞTÜ

Dün adliye de duruşma için koştururken,telefonuma bir mesaj geldi..
Eski bakanlarımızdan Sayın Mehmet Gölhan,hakkın rahmetine kavuşmuş...

Değer verdiğim bir büyüğüm daha bu dünyayı terk etmişti...

Kendisini üniversite de öğrenciyken ve gençlik kolları genel merkezde çalışırken tanımış,o günden bu güne bağımı kaybetmemiştim. 
Ayrıca amcamın da arkadaşıydı...

Tüm bu hukuk üzüntümü daha da artırdı...

Sonuçta yüce yaradan kutsal kitabımızda  buyurmuş;

"Külli nefsin zâikatü'l-mevt", yani "Her nefis ölümü tadacaktır." 
Bu gerçeğin bilinciyle kendisine ve ailesine  allahtan rahmet diliyorum...

Milletvekili ve bakanlık yaptığı dönemler de milletin ve devletin menfaatlerini koruyarak geride  bir leke bile bırakmamış  şerefli bir şekilde milletine hizmet etmiş "Devlet adamıydı".

Siyasi yaşamı sürekli mücadelerle geçmiş "dört ay zincirbozan" da sürgün de kalmış örnek gösterilen   bir dava adamıydı...

DYP kurucularındandı.
Parti 2003 yılında barajı aşamayınca partisini bırakmadı.
DP teşkilatı içinde de sevilir.Sayılır.Yaşının verdiği tecrübe ile sözü dinlenirdi.

Bazıları son büyük kongrede onu dinlerken pek isteksizdi.
İşte kongreden sonra partinin durumu ortada.

Bazen parti içinde ki malum bir kısım koltuk meraklısı eskiler ile tartıştığımızda  bende  onlara   Mehmet Gölhan ve Nevzat Ercan'ı örnek gösterirdim...

Onunla ilgili ne yazsam yetersiz kalacağının farkındayım...

Ulu bir Çınar daha toprağa düştü...

Tüm camiamızın başı sağ olsun...
Mekanın cennet olsun sayın bakanım...
 
     Saygılarımla 
     Av Musa BAYKAL


ULU BİR ÇINAR DAHA TOPRAĞA DÜŞTÜ

Dün adliye de duruşma için koştururken,telefonuma bir mesaj geldi..
Eski bakanlarımızdan Sayın Mehmet Gölhan,hakkın rahmetine kavuşmuş...

Değer verdiğim bir büyüğüm daha bu dünyayı terk etmişti...

Kendisini üniversite de öğrenciyken ve gençlik kolları genel merkezde çalışırken tanımış,o günden bu güne bağımı kaybetmemiştim. 
Ayrıca amcamın da arkadaşıydı...

Tüm bu hukuk üzüntümü daha da artırdı...

Sonuçta yüce yaradan kutsal kitabımızda buyurmuş;

"Külli nefsin zâikatü'l-mevt", yani "Her nefis ölümü tadacaktır." 
Bu gerçeğin bilinciyle kendisine ve ailesine allahtan rahmet diliyorum...

Milletvekili ve bakanlık yaptığı dönemler de milletin ve devletin menfaatlerini koruyarak geride bir leke bile bırakmamış şerefli bir şekilde milletine hizmet etmiş "Devlet adamıydı".

Siyasi yaşamı sürekli mücadelerle geçmiş "dört ay zincirbozan" da sürgün de kalmış örnek gösterilen bir dava adamıydı...

DYP kurucularındandı.
Parti 2003 yılında barajı aşamayınca partisini bırakmadı.
DP teşkilatı içinde de sevilir.Sayılır.Yaşının verdiği tecrübe ile sözü dinlenirdi.

Bazıları son büyük kongrede onu dinlerken pek isteksizdi.
İşte kongreden sonra partinin durumu ortada.

Bazen parti içinde ki malum bir kısım koltuk meraklısı eskiler ile tartıştığımızda bende onlara Mehmet Gölhan ve Nevzat Ercan'ı örnek gösterirdim...

Onunla ilgili ne yazsam yetersiz kalacağının farkındayım...

Ulu bir Çınar daha toprağa düştü...

Tüm camiamızın başı sağ olsun...
Mekanın cennet olsun sayın bakanım...

Saygılarımla 
Av Musa BAYKAL

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

KOYBOLMAYA YÜZ TUTAN ODABAŞILIK MESLEĞİNİN SON TEMSİLCİLERİ.

KOYBOLMAYA YÜZ TUTAN ODABAŞILIK MESLEĞİNİN SON TEMSİLCİLERİ...  Karaköy Bankalar Caddesi nin her iki tarafı  ihtişamlı binalarla çevrilmiş. Eskiler hanları yaparken küçük esnafı düşünmüşler. Kira ve aidatlarda esnafın ödeyebileceği şekilde düzenlenmiş...  Eski tarihi hanlar yenilenerek ya bankaya ya da otele dönüşüyor... Hanların içindeki onlarca dükkanda zaman içinde başka yerlere taşınacaklar. Mağdur olacaklar... Hanlar kapanınca odabaşılar daha büyük problem yaşayacak. Çünkü onların iş alanları bitecek. Odabaşılar hanların temizlik ve güvenliği ile yönetiminden sorumludur.Buna mukabil kira ücretinin bir kısmını gelir olarak  kendisi toplar. , Yargıtay uygulamasında, odabaşılık kat mülkiyeti sistemine geçilmemesi nedeniyle yönetici ve kapıcısı bulunmayan işhanlarında, bunlara ait görevlerin yerine getirilmesini sağlayan bir meslek olarak nitelendirilmekte, odabaşılarının yaptıkları bu hizmetler karşılığında belli bir miktarda ücrete hak kazanacakları, söz konusu hizmetle

KANUNİ KADİM...

BBP İstanbul İl Başkanı Sn Yaşar Sayan'ı ziyaret etme imkanı bulduk. Osmanlı Devleti'nin aydınları; Gelibolulu Mustafa Ali Katip Çelebi,Hasan Kafi,  Koçi Bey , Naima ve Cevdet Paşa ;devletin çöküşünden toplumun tüm katmanlarını sorumlu tutarak gerçekçi davranmışlardır. Onlar  devletin ve toplumun çöküşünü kaderde aramadılar. "İnsansız mülk olmaz" prensibi ile hareket ettiler... Düşüncelerini çekinmeden açıkladılar,devrin kudretlilerine yazılı rapor olarak sundular... Osmanlının Kanuni kadimi açıklayan  önemli ilkesini, emanetlerin ehline verilmemesinin devletin çünkü şu hızlandıracağını ifade ettiler. Düzenin bozulmasında ki en önemli sebeplerden birinin de aşağı (edani) kimselerin yüksek makamlara getirilmesi  görüldü... Atanan idarecilerin  işlerinde ciddiyetsiz olduğunu ve sadece bugünü düşünüp yarına fazla bakmayan kişiler görev aldığını belirttiler... Halka kaldıramayacağından fazla yük verilmesinin yanlışlığına vurgu yaptılar. Örfi kanunlara uygu

Kasten yaralama suçlarında 671 sayılı KHK uygulaması

Kasten yaralama suçlarında 671 sayılı KHK uygulaması Bir düşünür "İşkencenin en kötüsü, kanunla işkence etmektir." Derken çok haksız değildi. Son tahliyelerde farklı uygulamalar farklı yorumlar gerçekleşti.Bende kasten yaralama suçlarında denetimli serbestlik ve şartlı tahliye konusundaki düşüncelerimi paylaşmak gereği duydum. Kasten yaralama suçu TCK’nın 86 ,87 ve 88.maddelerinde düzenlenmiştir. Bu suçun TCK 86 maddesinde düzenlenmiş halinde,hükümlünün koşullu salıverilmesi için ,671 sayılı KHK ya göre mahkum olduğu cezanın 1/2 sini cezaevinde geçirmesi gerekir. Hükümlünün denetimli serbestlikten faydalanabilmesi için açık cezaevine çıkma hakkına sahip olması gerekir.Bu husus denetimli serbestlik indiriminden faydalanması için çok önemlidir. TCK 86 maddesinin cezası bir yıldan 3 yıla kadar hapistir.(86/1) Eğer mağdurun yarası basitse dört aydan bir yıla kadar hapistir.(Şikayete tabidir) Eğer üst soya, alt soya, eşe veya kardeşe karşı ya da beden veya ruh bakımı