Ana içeriğe atla

CAN DÜNDAR'IN PEŞİNDEN GİDİLMEZ...

Bugün terör  davalarına bakan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde akademisyenlerin yayınladıkları bildiri ile  ilgili davanın duruşması  görülüyor...

Duruşmayı  bir grup hukukçu ve milletvekilleri de mahkeme salonunda izliyor...
Akademisyenler sadece bildiriye imza attığı için tutuklanmadı.
Bu bildiriyi organize eden, terör örgütü propagandası yapan terör örgütüyle bağlantısı oldukları için  tutuklandılar.
Akademisyenlerin bildirisi,  barış için mi yazılmış?
 Yoksa  daha çok "garip" ölmesi için kanlı mürekkeple mi  yazılmış ?
Sonuçta, bölgede ölenlerin hepsi, garip sınıfından asker, polis ,korucu (Şehit),  ve sivillerdir.
 Diyarbakır baro başkanı ile rütbeli asker ve polis hariç mertebeli veya zengin kimse ölmemiştir.
Her gün demeç veren yönetici teröristlerden kimse ölmedi.Tırnağı bile kırılmadı...
Sisteme göre ölmeleri içinde neden yoktur...
Akademisyenler  sistemin çelişkilerini  anlatmak yerine bildirilerinde daha çok "garip"in ölmesini isteyen kanlı bir üslup kullandılar...
Teröristler şehirde gerçekleştirdikleri terör eylemlerine meşruiyet ararken,
 akademisyenlerin yazdıklarından etkilenmediğini düşünemeyiz.
Teröristlerin uyguladığı şiddet İŞİD Terör Devleti'ni geçmiştir.
Teröristler iddia ettikleri  bir siyasi amaç uğruna  değil vandalizm için  mücadele etmektedir.
Rusya'dan aldıkları destekle ellerine geçen bütün kirli savaş araçları ve yöntemleriyle meşru güvenlik güçlerine ve sivil halka saldırmaktalar.
 Vahşetleri ile kötünün de kötüsü durumundalar...
Dışarıda Putin'in sözcüleri Peskov ve Zaharova her sabah güne "Türkiye'nin güneydoğusunda  iç savaş var. Birleşmiş Milletler el koysun" demekle başlıyorlar. Içeride ise eş zamanlı olarak " devlet katliam yaptı" diyen akademisyenler kanlı mürekkepleri ile teröristlerin kâtipliğini yapmaktalar...
Sistem uyarınca da serbest kalacağını ve kamuoyundaki gürültülerinin son bulacağını umuyorum...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

KOYBOLMAYA YÜZ TUTAN ODABAŞILIK MESLEĞİNİN SON TEMSİLCİLERİ.

KOYBOLMAYA YÜZ TUTAN ODABAŞILIK MESLEĞİNİN SON TEMSİLCİLERİ...  Karaköy Bankalar Caddesi nin her iki tarafı  ihtişamlı binalarla çevrilmiş. Eskiler hanları yaparken küçük esnafı düşünmüşler. Kira ve aidatlarda esnafın ödeyebileceği şekilde düzenlenmiş...  Eski tarihi hanlar yenilenerek ya bankaya ya da otele dönüşüyor... Hanların içindeki onlarca dükkanda zaman içinde başka yerlere taşınacaklar. Mağdur olacaklar... Hanlar kapanınca odabaşılar daha büyük problem yaşayacak. Çünkü onların iş alanları bitecek. Odabaşılar hanların temizlik ve güvenliği ile yönetiminden sorumludur.Buna mukabil kira ücretinin bir kısmını gelir olarak  kendisi toplar. , Yargıtay uygulamasında, odabaşılık kat mülkiyeti sistemine geçilmemesi nedeniyle yönetici ve kapıcısı bulunmayan işhanlarında, bunlara ait görevlerin yerine getirilmesini sağlayan bir meslek olarak nitelendirilmekte, odabaşılarının yaptıkları bu hizmetler karşılığında belli bir miktarda ücrete hak kazanacakları, ...

Kasten yaralama suçlarında 671 sayılı KHK uygulaması

Kasten yaralama suçlarında 671 sayılı KHK uygulaması Bir düşünür "İşkencenin en kötüsü, kanunla işkence etmektir." Derken çok haksız değildi. Son tahliyelerde farklı uygulamalar farklı yorumlar gerçekleşti.Bende kasten yaralama suçlarında denetimli serbestlik ve şartlı tahliye konusundaki düşüncelerimi paylaşmak gereği duydum. Kasten yaralama suçu TCK’nın 86 ,87 ve 88.maddelerinde düzenlenmiştir. Bu suçun TCK 86 maddesinde düzenlenmiş halinde,hükümlünün koşullu salıverilmesi için ,671 sayılı KHK ya göre mahkum olduğu cezanın 1/2 sini cezaevinde geçirmesi gerekir. Hükümlünün denetimli serbestlikten faydalanabilmesi için açık cezaevine çıkma hakkına sahip olması gerekir.Bu husus denetimli serbestlik indiriminden faydalanması için çok önemlidir. TCK 86 maddesinin cezası bir yıldan 3 yıla kadar hapistir.(86/1) Eğer mağdurun yarası basitse dört aydan bir yıla kadar hapistir.(Şikayete tabidir) Eğer üst soya, alt soya, eşe veya kardeşe karşı ya da beden veya ruh bakımı...

İYİ PARTİ İSTANBUL İL BAŞKANI SN SATUK BUĞRA KAVUNCU'YU ZİYARETİMİZ,

İstanbul  İYİ Parti il Başkanı Sn Saltuk Buğra Kavuncu'yu HUSİAD olarak  yöneticimiz Sn Hasan Tunaboylu,kurucumuz Sn Dr Dursun Çiçek, yöneticilerimiz,Sn Yusuf Bayrak  ,Sn Metin Gün,Dr Beyzade Özkahraman, Cahit Bahçeci,Temel Yıldırım,Adem Özdemir, Av Sandra İsabella Tarancı ,Av  Muhammet Yiğit ile ziyaret ettik... Sn Başkan Kavuncu İYİ Parti İl Başkanlığı'nın yerel seçimler hakkındaki çalışmaları konusunda bilgiler verdi, Bizde düşüncelerimizi aktardık. İl Başkanı Sn Kavuncu'yu il  kongresinde ki birleştirici çalışmalarından dolayı tebrik ettik. İl teşkilatı çalışmaları, Çin zulmune karşı Doğu Türkistanlılara verdiği destek, yerel seçimlerdeki gerek İstanbul İYİ Parti il teşkilatının gerekse ,CHPlilerin de takdirini kazanan özverili çalışması, eşsiz samimiyeti ve mütevaziliği ile Sn Kavuncu'yu,İstanbul'u anlamış; irfan ehli ,zihni pak, gönlü temiz ,Türk İslam milliyetçisi  İfrit yayanlara karşı korkusuz ,davasına inanmış ve davası  uğruna hayl...