Ana içeriğe atla

Denetimli Serbestlik değil AF YASASI çıkmalı...


Antalya'dayım. E Tipi cezaevi ziyaret ettim. Cezaevindekiler her zamankinden fazla af beklentisi içindeler...
Feto terör örgütü, yargının içine sızmış.
Hakim ve savcıların üçte biri onlardan.
Polis ve jandarmanın önemli bir kısmı ve adli tıp, Fetocu...
Bunların hakkında terör örgütü mensubu olma ve darbe yapma suçlarından davalar açıldı.
Tutuklandılar.Bazısı kaçtı.
Mesleklerinden el çektirildiler.
Peki Feto hakimlerinin verdiği kararlar ne olacak?
Feto terör örgütü mensupları ,örgüt disiplini içinde devleti ele geçirmek için ;suç yöntemleriyle devlete sızdıkları için en baştan itibaren, terörist olduklarını kabül etmek gerekecektir .
Dolayısıyla ilk andan itibaren bu savcı ve hakimlerin verdiği kararlar yok hükmündedir.
Aksi halde teröristlerin bu millete adalet dağıttığını kabul etmek gerekecektir.
Feto terör örgütü, HSYK, Yargıtay ,Danıştay Anayasa Mahkemesi'nde etkili olduğu için aslında tüm hukuk sistemini ve diğer hakimleri de olumsuz yönde etkilediler.
Ayrıca Feto terör örgütü mensubu hakim ve savcılar , kasıtlı olarak vatandaş aleyhine ceza kararları vererek vatandaş ile devletin arasını açmak istediler.
Nihai darbe girişiminde vatandaşın devletin yanında olmasını istemediler.
Devletin ,teröristler eliyle adalet dağıtmış olması , vatandaşın teröristlerin verdiği kararlar ile cezaevine girmesi beklenemez.
Feto terör örgütünü devletin içine, vatandaş değil, devleti yönetenler, aldı.
FETO yargı mensupları yüzbinlerce karar verdiler.
Şu an en acil çözülmesi gereken verdikleri ceza kararlarıdır .
Teröristlerin adaletiyle insanlar mağdur olmuştur.Cezaevine girmişlerdir.
Adalete güven kalmamıştır.
Vatandaşı yargılamanın iadesi yoluna yönlendirip, adliye koridorlarında adeta bir daha mağdur etmenin bir anlamı yoktur.
Olay toplumsal ve siyasi hal almıştır.
İktidarı elinde bulunduranlar en küçük aksaklıkta Feto terör örgütünü suçlarken, adli hatalardan Feto suçlu değildir ,diyemez.
Devletin ,cezaevinde yer açmak için denetimli serbestlik kapsamını genişletmeye yönelmesi, toplum ihtiyaçlarını karşılamıyacaktır.
Af toplumsal ,sosyal ve siyasi bir karar olduğu için belirli yıla kadar cezalar affedilebilir. Toplumun bazı kabul etmeyeceği suçlar kapsam dışı bırakılabilir.
Mahatma Gandhi
"Zayıflar hiçbir zaman affedemez, affedebilmek güçlülere mahsustur." Derken devletin bazen affederek daha güçleneceğini açıklamıştır.
Teröristlerin adaleti ancak böyle yıkılabilir

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

KOYBOLMAYA YÜZ TUTAN ODABAŞILIK MESLEĞİNİN SON TEMSİLCİLERİ.

KOYBOLMAYA YÜZ TUTAN ODABAŞILIK MESLEĞİNİN SON TEMSİLCİLERİ...  Karaköy Bankalar Caddesi nin her iki tarafı  ihtişamlı binalarla çevrilmiş. Eskiler hanları yaparken küçük esnafı düşünmüşler. Kira ve aidatlarda esnafın ödeyebileceği şekilde düzenlenmiş...  Eski tarihi hanlar yenilenerek ya bankaya ya da otele dönüşüyor... Hanların içindeki onlarca dükkanda zaman içinde başka yerlere taşınacaklar. Mağdur olacaklar... Hanlar kapanınca odabaşılar daha büyük problem yaşayacak. Çünkü onların iş alanları bitecek. Odabaşılar hanların temizlik ve güvenliği ile yönetiminden sorumludur.Buna mukabil kira ücretinin bir kısmını gelir olarak  kendisi toplar. , Yargıtay uygulamasında, odabaşılık kat mülkiyeti sistemine geçilmemesi nedeniyle yönetici ve kapıcısı bulunmayan işhanlarında, bunlara ait görevlerin yerine getirilmesini sağlayan bir meslek olarak nitelendirilmekte, odabaşılarının yaptıkları bu hizmetler karşılığında belli bir miktarda ücrete hak kazanacakları, söz konusu hizmetle

KANUNİ KADİM...

BBP İstanbul İl Başkanı Sn Yaşar Sayan'ı ziyaret etme imkanı bulduk. Osmanlı Devleti'nin aydınları; Gelibolulu Mustafa Ali Katip Çelebi,Hasan Kafi,  Koçi Bey , Naima ve Cevdet Paşa ;devletin çöküşünden toplumun tüm katmanlarını sorumlu tutarak gerçekçi davranmışlardır. Onlar  devletin ve toplumun çöküşünü kaderde aramadılar. "İnsansız mülk olmaz" prensibi ile hareket ettiler... Düşüncelerini çekinmeden açıkladılar,devrin kudretlilerine yazılı rapor olarak sundular... Osmanlının Kanuni kadimi açıklayan  önemli ilkesini, emanetlerin ehline verilmemesinin devletin çünkü şu hızlandıracağını ifade ettiler. Düzenin bozulmasında ki en önemli sebeplerden birinin de aşağı (edani) kimselerin yüksek makamlara getirilmesi  görüldü... Atanan idarecilerin  işlerinde ciddiyetsiz olduğunu ve sadece bugünü düşünüp yarına fazla bakmayan kişiler görev aldığını belirttiler... Halka kaldıramayacağından fazla yük verilmesinin yanlışlığına vurgu yaptılar. Örfi kanunlara uygu

Kasten yaralama suçlarında 671 sayılı KHK uygulaması

Kasten yaralama suçlarında 671 sayılı KHK uygulaması Bir düşünür "İşkencenin en kötüsü, kanunla işkence etmektir." Derken çok haksız değildi. Son tahliyelerde farklı uygulamalar farklı yorumlar gerçekleşti.Bende kasten yaralama suçlarında denetimli serbestlik ve şartlı tahliye konusundaki düşüncelerimi paylaşmak gereği duydum. Kasten yaralama suçu TCK’nın 86 ,87 ve 88.maddelerinde düzenlenmiştir. Bu suçun TCK 86 maddesinde düzenlenmiş halinde,hükümlünün koşullu salıverilmesi için ,671 sayılı KHK ya göre mahkum olduğu cezanın 1/2 sini cezaevinde geçirmesi gerekir. Hükümlünün denetimli serbestlikten faydalanabilmesi için açık cezaevine çıkma hakkına sahip olması gerekir.Bu husus denetimli serbestlik indiriminden faydalanması için çok önemlidir. TCK 86 maddesinin cezası bir yıldan 3 yıla kadar hapistir.(86/1) Eğer mağdurun yarası basitse dört aydan bir yıla kadar hapistir.(Şikayete tabidir) Eğer üst soya, alt soya, eşe veya kardeşe karşı ya da beden veya ruh bakımı