Ana içeriğe atla

Dünya Doğrulukla doldu,kimse yalan söylemez

“Dünya doğrulukla doldu, kimse yalan söylemez”

Cinsel istismar yasa teklifinin  yetersiz olduğu konusunda hemen hemen tüm hukukçular hemfikir.
 ancak adalet bakanı hukukçularla aynı fikirde değil.
Geçmişte ,divan şairi ,paşanın  hararetli bir şekilde adaletsiz kararında ısrar ettiğini görünce şu şiiri söylemişti;
“Dünya doğrulukla doldu, kimse yalan söylemez” eğer biri yalan söylüyorsa, o mutlaka bir şairdir”.

İktidar milletvekillerinin meclise sunduğu yasa teklifine göre ;
“ Cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir neden olmaksızın 16.11.2016 tarihine kadar işlenen istismar suçundan, mağdurla  faillin resmi nikahla evlenmesi durumunda,hakkında henüz hüküm verilmemişse hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, hüküm verilmiş ise cezanın infazının ertelenmesine karar verilir.
 Zamanaşımı süresi içinde evliliğin, failin kusuruyla sona ermesi halinde fail hakkındaki hüküm açıklanır veya cezanın infazına devam olunur. Bu fıkra uyarınca fail hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına veya cezanın infazının ertelenmesine karar verilmesi durumunda, suça azmettiren veya işlenişine yardım edenler hakkında kamu davasının düşmesine veya infazının ortadan kaldırılmasına karar verilir.”

Gelelim yaşanmış gerçekliklere,

14 yaşındayken,17 yaşındaki sevgilisine kaçan ve cinsel temas kuran  bir kız çocuğu,daha sonra evlenme yaşı geldiğinde sevdiği insanla resmi  evlenmiş olsa bile TCK ya göre 15 yaşını bitirmemiş bir kız çocuğunun rızasının geçerli olmadığı dikkate alındığında artık eşi olan failin en az sekiz buçuk yıl  aldığı hapis  cezası alabilir. Düzenleme failin cezasını yukarıdaki yukarıdaki şartlar dahilinde ortadan kaldırıyor.
 Adalet bakanının televizyonlara çıkıp bu yasa teklifine karşı çıkan insanları art niyetli ve yalancılıkla suçlamasını hayretle izliyorum.
Neden mi?
Başka bir örnekte ise;
Günümüzden 7 yıl önce on iki yaşında bir kız çocuğunu cebir ve tehdit kullanmadan kızı rızasıyla cinsel istismar eden 35 yaşında evli 2 çocuklu nüfuzlu bir failin, firar olduğunu düşünelim.

Eğer teklif yasalaşırsa bu kişi önce eşi ile anlaşmalı boşanacak, sonra mağdura ve ailesine nüfuz ederek mağdurla evlenmeleri halinde bu fail  cinsel istismar suçundan kurtulmuş olacak.
Fail kısa bir süre sonra nüfuzunu kullanarak mağdurla anlaşmalı boşandığını düşünelim.Bu halde boşanmada kusuru da olmadığı için cinsel istismar suçundan bu fail kurtulmuş olacak.
Adalet bakanı yaşanmışlıkları gizlemeye mi çalışmaktadır?
Başbakan bile mevcut tekliften rahatsızlık duyduğu için milletvekillerine  muhalefetle görüşme talimatı verdi.
Muhalefete sunulan  son öneriye  göre 16.11.2016 tarihinden önce mağdurla “resmi nikahlı evli olan" failler bu yasa teklifi kapsamına   alınacak ki bu halde yasa teklifinin   kendi içindeki çelişkilerinin  bir kısmı kalkmış olacak.
Ancak yasa teklifinin  kabul edilmesi halinde bile  sosyolojik ,ahlaki sonuçları  kamuoyu önünde uzun süre tartışılacak gibi görülüyor...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

KOYBOLMAYA YÜZ TUTAN ODABAŞILIK MESLEĞİNİN SON TEMSİLCİLERİ.

KOYBOLMAYA YÜZ TUTAN ODABAŞILIK MESLEĞİNİN SON TEMSİLCİLERİ...  Karaköy Bankalar Caddesi nin her iki tarafı  ihtişamlı binalarla çevrilmiş. Eskiler hanları yaparken küçük esnafı düşünmüşler. Kira ve aidatlarda esnafın ödeyebileceği şekilde düzenlenmiş...  Eski tarihi hanlar yenilenerek ya bankaya ya da otele dönüşüyor... Hanların içindeki onlarca dükkanda zaman içinde başka yerlere taşınacaklar. Mağdur olacaklar... Hanlar kapanınca odabaşılar daha büyük problem yaşayacak. Çünkü onların iş alanları bitecek. Odabaşılar hanların temizlik ve güvenliği ile yönetiminden sorumludur.Buna mukabil kira ücretinin bir kısmını gelir olarak  kendisi toplar. , Yargıtay uygulamasında, odabaşılık kat mülkiyeti sistemine geçilmemesi nedeniyle yönetici ve kapıcısı bulunmayan işhanlarında, bunlara ait görevlerin yerine getirilmesini sağlayan bir meslek olarak nitelendirilmekte, odabaşılarının yaptıkları bu hizmetler karşılığında belli bir miktarda ücrete hak kazanacakları, ...

Kasten yaralama suçlarında 671 sayılı KHK uygulaması

Kasten yaralama suçlarında 671 sayılı KHK uygulaması Bir düşünür "İşkencenin en kötüsü, kanunla işkence etmektir." Derken çok haksız değildi. Son tahliyelerde farklı uygulamalar farklı yorumlar gerçekleşti.Bende kasten yaralama suçlarında denetimli serbestlik ve şartlı tahliye konusundaki düşüncelerimi paylaşmak gereği duydum. Kasten yaralama suçu TCK’nın 86 ,87 ve 88.maddelerinde düzenlenmiştir. Bu suçun TCK 86 maddesinde düzenlenmiş halinde,hükümlünün koşullu salıverilmesi için ,671 sayılı KHK ya göre mahkum olduğu cezanın 1/2 sini cezaevinde geçirmesi gerekir. Hükümlünün denetimli serbestlikten faydalanabilmesi için açık cezaevine çıkma hakkına sahip olması gerekir.Bu husus denetimli serbestlik indiriminden faydalanması için çok önemlidir. TCK 86 maddesinin cezası bir yıldan 3 yıla kadar hapistir.(86/1) Eğer mağdurun yarası basitse dört aydan bir yıla kadar hapistir.(Şikayete tabidir) Eğer üst soya, alt soya, eşe veya kardeşe karşı ya da beden veya ruh bakımı...

İYİ PARTİ İSTANBUL İL BAŞKANI SN SATUK BUĞRA KAVUNCU'YU ZİYARETİMİZ,

İstanbul  İYİ Parti il Başkanı Sn Saltuk Buğra Kavuncu'yu HUSİAD olarak  yöneticimiz Sn Hasan Tunaboylu,kurucumuz Sn Dr Dursun Çiçek, yöneticilerimiz,Sn Yusuf Bayrak  ,Sn Metin Gün,Dr Beyzade Özkahraman, Cahit Bahçeci,Temel Yıldırım,Adem Özdemir, Av Sandra İsabella Tarancı ,Av  Muhammet Yiğit ile ziyaret ettik... Sn Başkan Kavuncu İYİ Parti İl Başkanlığı'nın yerel seçimler hakkındaki çalışmaları konusunda bilgiler verdi, Bizde düşüncelerimizi aktardık. İl Başkanı Sn Kavuncu'yu il  kongresinde ki birleştirici çalışmalarından dolayı tebrik ettik. İl teşkilatı çalışmaları, Çin zulmune karşı Doğu Türkistanlılara verdiği destek, yerel seçimlerdeki gerek İstanbul İYİ Parti il teşkilatının gerekse ,CHPlilerin de takdirini kazanan özverili çalışması, eşsiz samimiyeti ve mütevaziliği ile Sn Kavuncu'yu,İstanbul'u anlamış; irfan ehli ,zihni pak, gönlü temiz ,Türk İslam milliyetçisi  İfrit yayanlara karşı korkusuz ,davasına inanmış ve davası  uğruna hayl...