Ana içeriğe atla

SARAY DÜZÜ KIŞLA BİNASINDA

Amasya'da ağır ceza mahkemesinde duruşmam bittikten sonra, Saraydüzü kışla binasına gittim.
Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşları Amasya’da kaldığı sürece 5. Kafkas Tümeninin karargâhı olan Saraydüzü Kışlası’nda ikamet etmişler ve Amasya Tamimi de bu binadan bütün yurda duyurulmuştu.
Gazi Mustafa Kemal ve dava arkadaşları ülke için canlarını ortaya koymaktan bir an için bile tereddüt etmemiştir.




















Makam ve para onlar için önemli değildi, 
Gazi Mustafa Kemal kötü bir insan olsaydı, hiçbir silah arkadaşı onunla olmazdı.
O zaman ki halk Gazi Mustafa Kemal’i seviyordu. Bugünkü nesilde seviyor.
Anıtkabir'in her yıl en az 6 milyon insan ziyaret ediyor.
Biri kafasına fes geçirmiş, İngiltere elçiliğinden düzenli maaş alıyor.
Diğeri Fethullah'ın beslemesi. 17 25 Aralık'tan sonra bile Fethullah'ı övmüş.
Fethullah için kitap yazmış.
Hamileri ise, kızı Avusturya'da katolik kardinal eğitimi alan şarlatanın biri. Yanlarında meşhur olmak istiyen envai çeşit tetikçi,fitneci,
Hiç biri Yunus Emre demiyor, Mevlana demiyor, Şeyh Şamil demiyor, Hacı Bayram Veli demiyor.
Hepsi Fethullah'ın elini öpmüş.
Ülkenin değerleri ile hiç bir ilgileri yok.
Bölmeye gelmişler...
Bunlar sabah,akşam ,gazetelerde ve televizyonlarda Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e annesine, babasına, kızına küfür edip duruyor.
Halk ozanı Dadaloğlu bu gibiler için;
“İrili ufaklı insan piç oldu
Onlar doğdu geçinmesi güç oldu
Altı Arap atı şahbaz niç'oldu
Mamur sandım yalan dünya çürümüş”demişti.
Devletin başındakiler de her ne hikmetse sessiz kalıyorlar.
Feto illuminatinin para kasası Kavurmacı'nın özel doktorla cezaevinden tahliye edilmesine sessiz kaldılar.
Oysa kendilerine en küçük bir söz gelince internet kapanıyor, insanlar tutuklanıyor.
En küçük tehlikeye karşı 10 bin kişilik koruma ile geziyorlar.

Demokrat Parti Adnan Menderes döneminde, İngilizlerin kurduğu sözde islami Ticani Örgütü Gazi Mustafa Kemal'in büstlerini kırmaya başladı.
Amaç, muhafazakarlar Atatürk düşmanı algısı oluşturmaktı.
O zaman ki devleti yöneten Demokrat Parti, İngilizin bizi Kıbrıs'ta istemediğini bildiği için fitnenin kaynağını hemen buldu.
Oyunu çabuk çözdü.
Demokrat Parti, meseleyi anlayamıyanlara,CHP çekişmesi görenlere rağmen, 5816 sayılı Atatürk'ü karşı işlenen suçlar kanunu çıkardı.
Ardından Atatürk'e küfürler bıçak gibi kesildi.
İngilizlerde,ajanlara daha fazla para harcamanın anlamsız olduğunu fark ettiler.Ticani de kalmadı.

Kim ki Atatürk'e küfür ediyor hakaret ediyorsa fitne çıkarmak isteyen ajandır.
Suriye'de ki olaylara bakacak olursak ajanların fitne çıkarmak için birbirleriyle yarıştığını daha iyi görüyoruz.
Bu nedenle Atatürk'e küfür edenlere 5816 sayılı kanun kapsamı dışında ,terörle mücadele kanunu ve bu kanunun içerisine alınan casusluk suçları açısından da araştırmak gerekmektedir.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

KOYBOLMAYA YÜZ TUTAN ODABAŞILIK MESLEĞİNİN SON TEMSİLCİLERİ.

KOYBOLMAYA YÜZ TUTAN ODABAŞILIK MESLEĞİNİN SON TEMSİLCİLERİ...  Karaköy Bankalar Caddesi nin her iki tarafı  ihtişamlı binalarla çevrilmiş. Eskiler hanları yaparken küçük esnafı düşünmüşler. Kira ve aidatlarda esnafın ödeyebileceği şekilde düzenlenmiş...  Eski tarihi hanlar yenilenerek ya bankaya ya da otele dönüşüyor... Hanların içindeki onlarca dükkanda zaman içinde başka yerlere taşınacaklar. Mağdur olacaklar... Hanlar kapanınca odabaşılar daha büyük problem yaşayacak. Çünkü onların iş alanları bitecek. Odabaşılar hanların temizlik ve güvenliği ile yönetiminden sorumludur.Buna mukabil kira ücretinin bir kısmını gelir olarak  kendisi toplar. , Yargıtay uygulamasında, odabaşılık kat mülkiyeti sistemine geçilmemesi nedeniyle yönetici ve kapıcısı bulunmayan işhanlarında, bunlara ait görevlerin yerine getirilmesini sağlayan bir meslek olarak nitelendirilmekte, odabaşılarının yaptıkları bu hizmetler karşılığında belli bir miktarda ücrete hak kazanacakları, ...

Kasten yaralama suçlarında 671 sayılı KHK uygulaması

Kasten yaralama suçlarında 671 sayılı KHK uygulaması Bir düşünür "İşkencenin en kötüsü, kanunla işkence etmektir." Derken çok haksız değildi. Son tahliyelerde farklı uygulamalar farklı yorumlar gerçekleşti.Bende kasten yaralama suçlarında denetimli serbestlik ve şartlı tahliye konusundaki düşüncelerimi paylaşmak gereği duydum. Kasten yaralama suçu TCK’nın 86 ,87 ve 88.maddelerinde düzenlenmiştir. Bu suçun TCK 86 maddesinde düzenlenmiş halinde,hükümlünün koşullu salıverilmesi için ,671 sayılı KHK ya göre mahkum olduğu cezanın 1/2 sini cezaevinde geçirmesi gerekir. Hükümlünün denetimli serbestlikten faydalanabilmesi için açık cezaevine çıkma hakkına sahip olması gerekir.Bu husus denetimli serbestlik indiriminden faydalanması için çok önemlidir. TCK 86 maddesinin cezası bir yıldan 3 yıla kadar hapistir.(86/1) Eğer mağdurun yarası basitse dört aydan bir yıla kadar hapistir.(Şikayete tabidir) Eğer üst soya, alt soya, eşe veya kardeşe karşı ya da beden veya ruh bakımı...

HUKUK SİYASET ARAŞTIRMALARI DERNEĞİ (HUSİAD) 1.OLAĞAN GENEL KURUL TOPLANTISINI COŞKUYLA GERÇEKLEŞTİREREK YENİ YÖNETİMİNİ BELİRLEDİ

Hukuka,Adalete en çok ihtiyaç duyduğumuz bu günlerde...Hukukun üstünlüğünü savunan,demokrasiye,insan haklarına saygı gösteren ve cumhuriyetimize sahip çıkan,adalet diyen..Vatanını,Milletini Bayrağını seven,vatansever,kardeşlerimizin kurucusu olduğu... HUSİAD-HUKUK SİYASET ARAŞTIRMALARI DERNEĞI 23-12-2018 tarihinde pazar günü coşkuyla kongresini Yaptı... Hukuk Adamı sevgili kardeşimiz Av Musa BAYKAL başkanlığında yeni yönetim kurulu seçildi, Kongreye katılan kurucular kurulunu,duyarlı üyelerimizi,ve yeni yönetim kurulunu tebrik ediyor,kutluyor...Hayırlı olsun diyoruz... Olağan genel kurul için dernek üyeleri, Bakırköy Osmaniye'de bulunan kitap kafe de bir araya geldiler. Derneğin  üyeleri düzenlenen hazırun listesindeki adlarının karşısına imza atarak toplantı salonuna girdiler. Hazirun listesine göre genel kurul toplantısının başlaması için gerekli olan toplantı yeter sayısına ulaşıldığı tespit edildikten sonra, derneğin geçici sekreter görevini yürüten kurucu üyesi Sn ...